
DEVLET BAHÇELİNİN BİTMEYEN SABIKALARI
DEVLET BAHÇELİ’ NİN BİTMEYEN SABIKALARI!
Devlet Bahçeli’nin en büyük sabıkalarından birincisi “Türkiye’yi AB kapısına bağlamak”
Devlet Bahçeli; 10 Aralık 1999 yılında Bülent Ecevit ve Mesut Yılmaz ile birlikte, AB’ye Aday üyelik Protokolü’ne imzayı atmıştır. Bu imzayı atarak, Türk Devleti’nin adım adım tasfiye edilmesine, Türk milletinin parçalanmasına ve Atatürk Devrimi’ni yıkıma uğratmasına sebep olmuştur.
11 Aralık 1999 tarihli Hürriyet gazetesinde, AB’ye aday üyelikle ile ilgili haber şöyleydi; “ Her fırsatta Türkiye karşı gösteri yapan PKK sempatizanı Kürtler, dün AB Zirvesi’nin yapıldığı Helsinki de Türkiye’nin AB’ye alınması için eylem yaptılar. Finlandiya ve İsveç’te yaşayan 1000 PKK sempatizanı Kürt, Abdullah Öcalan posterlerini ve PKK bayraklarını açarak, Türkiye’nin AB’ye girmesi için eylem yaptılar”. Bu demek oluyor ki MHP ve PKK aynı pratikte buluşmuşlardır. MHP ve PKK, AB yandaşlığında buluşmuşlardır.
Devlet Bahçeli’nin en büyük sabıkalarından ikincisi “ İkiz İhanet sözleşmesi”
1966 yılında Birleşmiş Milletler bünyesinde hazırlanan ve Türkiye’nin 37 yıldır imzalayamadığı “ İkiz Sözleşmeleri” 15 Ağustos 2000 tarihinde imzalanmıştır. AKP yönetimi zamanında, bu sözleşmeyi meclisten geçirirken, Devlet Bahçeli’nin en ufak bir ses çıkarmadığı da bu sözleşmeyi belgelemektedir. Bu sözleşmeyi yaparak; “ Bütün halklar kendi kaderlerine tayin hakkına sahiptir. Bu hak vasıtasıyla haklar, kendi siyasal statülerini serbestçe tayin edebilir ve ekonomik, sosyal ve siyasal gelişmelerini serbestçe sürdürülebilirler. Kısacası etnik, dinsel ve benzer şekilde iç karışıklar çıkartarak ülkeyi bölmektir. Bu sözleşmenin imzalanmasıyla, “Anadilde eğitim-öğretim, azınlık vakıflarına malların iadesi, Soykırım kabulü, eşcinsel hakları, Hıristiyanlık propagandası, misyonerliğin serbest hale gelmesi ve Türklüğe hakaret bile serbest hale gelmesi, ABD ve AB tarafından dayatılmaktadır. Bu duruma en iyi örnek Yugoslavya’dır. Yugoslavya BM üyesiyken “ toprak bütünlüğü” garanti altındaydı. ABD ve AB “ Halkların Kendi Kaderini Tayin Hakkı’nı öne çıkararak, Yugoslavya’yı bölmüştür. Yugoslavya’nın kaç parçaya bölündüğü bile tam belli değildir!
Devlet Bahçeli’nin en büyük sabıkalarından üçüncü “APO’YU asacağım diye ülkücüleri kandırması”
Bilindiği gibi PKK’nın siyasallaştırılması için “ APO’nun idam edilmemesi” gerekiyordu. Devlet Bahçeli ve MHP’li “hukukçu” milletvekilleri “ Apo’yu” asacağız diye bangır bangır bağırıyorlardı. Bahçeli, yönetici arkadaşlarına, MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’un hazırladığı rapor hakkında bilgi verdi. Apo’nun idam edilmesi ve edilmemesi durumunda ortaya çıkacak senaryoları partisinin organlarına şu şekilde aktardı; “ Türkiye’nin Birliğe üyeliği ile terörist başının irtibatlandırılması, en başta Avrupa değerleri ve uluslararası ilişkiler bakımından çok üzücü ve düşündürücü bir yaklaşımdır. İlgili bütün uluslararası belgelerde insanlığa karşı suçlar kapsamında değerlendiren terörizm suçları karşısındaki çifte standardı kabul etmek mümkün değildir. Terörizm ve ile insan hakları arasında net bir ayrım yapamayan Avrupa’nın, giderek evrensel düzeyde anlam kazanan bu değerlerin saygınlığına gölge düşündürülmesi kaçınılmazdır” dedi. Toplantıdan sonra bir yönetici dayanamayarak “Yahu bu nasıl olur. Biz bunu tabanımıza nasıl anlatırız” sorusunu yönelttiğindeDevlet Bahçeli’den şu cevabı alacaktı; “Ülkücülerin tepkisi 24 saat sürer!”
Alparslan Türkeş 26 Temmuz 1983 kendi el yazısı ile kaleme aldığı tarihi mektupta ; “Bahçeli MİT’tendir. Bunlara hiç güvenmeyin demiştir. Her nedense Devlet Bahçeli’yi Genel Sekreter yapandan da Alparslan Türkeş’tir. Sizce enteresan değil mi?
Devlet Bahçeli’nin en büyük sabıkalarından dördüncüsü “ Türkçü Düşmanlığı”
Devlet Bahçeli’nin “Türkçülüğü” ABD ve AB’nin “ Türkçülüğü ile birebirdir. ABD ve AB Türkiye için neyi ön görüyorsa, Devlet Bahçeli de aynı şeyi öngörür. Devlet Bahçeli’nin Türk Ocakları ile ilişkisi incelendiğinde “ Türkçü Düşmanı” olduğunu çok basit bir şekilde anlamak mümkündür. 57. Hükümet döneminde Devlet Bahçeli, Türk Ocağı’na maddi desteği durdurmuştur. Çünkü Devlet Bahçeli, Türk Ocaklarını, MHP’ye rakip görüyordu. Türk Ocaklarının faaliyet raporlarını incelendiğinde, ABD’ye, AB’ye ve IMF’ye karşı olduğunu görebilirsiniz. Devlet Bahçeli’nin “ Türkçülüğü” bunlara izin vermiyordu. Özetle Devlet Bahçeli’nin Türkçülüğü şöyledir;” Türk tütüncüsüne kota koyarak, millete Amerikan tütünü içirmektedir. Pancara kota koyarak, Amerikan ve Avrupa şekeri tüketmek. Bankacılığı IMF’nin talimatıyla yabancılara devretmek”. Bunların hepsi Devlet Bahçeli’nin “ Türkçülüğü” ile ilgilidir.
Devlet Bahçeli’yi kim eleştirirse canı çok fena yanıyor. Ozan Arif, Devlet Bahçeli’yi eleştirdiği için “hain” ilan edildi. Ortadoğu gazetesi yazarlarından Yıldıray Çiçek’in azgından, Ozan Arif’e çok ağır bir yazı yazarak suçlamıştır. AB karşıtı olan MHP’li Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu Cumhurbaşkanlığına aday olunca, MHP’den ve Bakanlıktan görevleri alınmıştır. Ha bir de Devlet Bahçeli’nin HADEPLİ Başkanı da alkışladığını unutmamak lazım!
Devlet Bahçeli’nin en büyük sabıkalarından beşincisi “ Erken Seçim”
Devlet Bahçeli, 7 Temmuz 2002 günü, partisinin Bursa İl teşkilatında Keles ilçesinde düzenlenen “ 11. Kocayayla Türkmen Kurultayı”nda, yaptığı açıklamada 3 Kasım’da erken seçim yapılmasını istedi. Devlet Bahçeli, AKP iktidarının Türkiye’nin başına ne gibi felaketler getireceğini çok iyi biliyordu. Washington yönetiminin BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğanları Türkiye’nin tepesine oturtması için elinden gelenin fazlasını yapmıştır. Ne kadar vatansever(!) bir lider değil mi?
MHP’nin milliyetçiliği, Atatürk’ün milliyetçiliğine benzemiyor. Türkeş ve Devlet Bahçeli’nin milliyetçiliği etnik gruplar veya küçük millet çizgisi içindedir. ABD ve AB’ye karşı tek bir eylemleri olmamıştır. İlk Türkçüler Halkçı ve Sosyalisttir. Türkiye “ Küçük Amerika” sürecine sokulunca, önce milliyetçilik ve halkçılık koparılmıştır. Milliyetçiler ABD’nin emrine girerek Soğuk Savaş görevlileri haline getirilmiştir. Halkçılar da Sosyal demokratlaştırılarak gene emperyalizm denetimi altına alınmışladır. Deniz Gezmişler Dolmabahçe de Amerikan askerini deniz dökerken, Türkeşler ve dinciler; Deniz Gezmişlere saldırmışlardır. Saldırdıkları yetmemiş gibi 6.Filoyu “secde “ederek namaz kılmışlardır. BOP Eşbaşkanı Tayyip ameliyat olunca,Devlet Bahçeli açıklama yaparak; Tayyip’e bir şey olursa Türkiye kaosa girer demişti.Yahu Türkiye’yi kaosa gören zaten AKP’dir.
Devlet Bahçeli’nin sabıkaları yazmakla bitmez. Ben size çok önemli olanları aktarmaya çalıştım. Bu yazıların belgelerini görmek isteyenler için Emcet Olcaytu ( DEVLET BAHÇELİ’NİN 9 SABIKASI) kitabında inceleyebilirsiniz.
Mehmet ALBAYRAK
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.